Derbilerin favorisi olmazmış. Kim diyor?
Ben demiyorum ama var diyenler.
Gazeteci-spor yorumcusu öyle diyenlerin bazıları.
Bence biraz kaytarıyorlar. Risk almak istemiyorlar. Bir kazanan belirtmenin aynı zamanda bir kaybeden tayin etmek olduğunu biliyorlar ve bundan rahatsızlar.
Yanılmaktan korkuyorlar. Korkuyorlar demeyelim de çekiniyorlar sanki. Yapacakları bir hatanın ileride aleyhlerine delil olarak kullanılabileceğini hesaplıyolar. Politikler.
Cümleleri yuvarlak, sonları 'ama'larla bitiyor. Ne şiş yansın, ne kebap'çı onlar. Hazır cümleleri var bu politik gazeteci-yazarların: Daha çok isteyen kazanır! Bu maçların motivasyonu farklı olur! gibi. Ama şahsen en favorim: Üç ihtimalli bir maç! önermesi. Ufkumu açtıkları, beni aydınlattıkları için minnettarım onlara.
Ben öyle demiyorum. Yani ben 'Derbilerin favorisi olmaz!' demiyorum. Ben aksini söylüyorum. 'Derbilerin favorisi olur!'diyorum.
Kaldıki bu, sadece futbola,derbilere özel, olağanüstü bir şey de değildir. Her spor müsabakasının favorisi olur. Her satranç, voleybol, basketbol, tenis, curling, su topu, güreş, uzun atlama, yüksek atlama, binicilik vs. müsabakasının favorisi olur. Zira her sporda daha formda, daha hazır, daha iyi biri veya birileri, bir takım olur. Ve bu hiç de sanıldığı ve korkulduğu kadar anormal bir durum değildir. Diğer yandan spor müspet bir bilim dalı olmadığından, bu favoriler de değişkenlik gösterir. Biz buna sporun 'Sana göresi-Bana göresi' teoremi diyoruz. Bu teorem sporun en mühim cazibe noktalarından biridir. İnsan mıknatısıdır!
Herhangi bir spor izleyicisi, bir taraftar olarak benim beklentim şudur: Herkes kendi favorisini, kendi tahminini seslendirir veya yazıya döker. Utanmadan. Çekinmeden.
Ardından herkes tezini çeşitli örnek, görüş, yaşanmış deneyim ve hatta belgelerle destekler.
Tüm bunlara karşı çıkanlar da aynı yöntemlerle neden karşı olduklarını ifade eder. Ve sistem böylece işler, gider.
Beraberlik seçeneğini işaretlemek de geçerlidir. Zira beraberlik de bir sonuçtur en nihayetinde.
Belki yazar-yorumcu kişinin bir müsabaka hakkında gerçekten bir tahmini, bir fikri yoktur. Bu durumda bilgisayarımız 'Bilmiyorum!'cevabını da kabul eder. Ve bu da hiç anormal değildir. Ayıp hiç değildir!
Önemli olan fikir beyan etmekten korkmamaktır. Risk alabilmektir.
Sonuçta en fazla ne olabilir ki? Kişi, gazeteci-yazar yanılır. Eeee?
Sonuç olarak 'Derbilerin favorisi olmaz!' önermesi en az 'Milli takımı tutuyorum ben!' beyanı kadar anlamsızdır.
YILDIZ SAVAŞLARI
-
Dün güzeldi. Cumartesiydi. Güzel bir cumartesi. Epey olmuş. Güzel bir
cumartesi olmayalı epey olmuş. Uzun zamandır yapmadığım bir şeyler yaptığım
günler gü...
8 yıl önce